15 Mart 2011 Salı

yanimda sandıgım ama asla olmayan dostlarıma...

Günün birinde bir köyde yaşan adam varmış. Adam hergün evden işe,işten eve gidip gelirken yol kenarında çalılıkların arasında bir kuyu görüyormuş.her geçtiginde meraklı gözlerle bakıyormuş o kuyuya..birgün cesaretini toplayıp kuyunun yanına gitmiş.ve kuyudan içeri baktıgında bir yılan uzatmış kafasını.adam ilk başta bir korkmuş,geri çekilmiş.daha sonra iyi niyetli oldugunu anlamış yılanın.ve yılanla konuşmaya başlamış.yılan ile iyi bir dostluk kurmuş. Yılan her sohbetinin sonunda agzından bir altın bırakıyormuş adama.gel zaman git zaman adam bir gün hastalanmış.ve artık parası bitmiş adamın ve ogluna kuyunun yerini söylemiş.falanca yerde filanca kuyunun başına git oradan bir yılan cıkacak korkma o yılan dostur.sohbetinin sonuna agzıyla sana bir altın verecek o altını al bana getir demiş.çocuk babasının dedini yapmış.gitmiş yılanın yanına konuşmuş ve gerçekten yılan agzınla bir altın bırakmış çocugun ayagına.çocuk bu illaki bir hinlik düşünecek elbette.Kuyunun dibi altın dolu oldunu düşünerek yılanı taşlamaya başlamış. taş yılanın kuyruna gelince o can havli ile çocugu sokmuş çocuk ölmüş..gel zaman git zaman adam iyileşmiş ve yılanın yanına gitmiş..
Adam:ya bizim çocuk bir çahillik etmiş affet yine dostuz yine arkadaşız dimi demiş.
yılan:suskun bir halde hiç birşey sölememiş..
ada: nolur bana böyle davranma yine dostuz dimi diye sormuş..
yılan: bende bu kuyruk acısı,sende de bu evlat acısı olduktan sonra biz dost olamayız demiş..
Bu yazım yanimda sandıgım yanimda oldugunu sandıgım ama aslen sadece bedenen yanımda olan dostlarıma....